.png)
Öncelikle merhaba; biz bu kısım için çok daha anlık şeyler düşündük. Yani o an sizin ya da bizim içimizden ne geçiyorsa burada zırvalamayı düşündük. İyi de ettik bence. Sonuçta hangimizin içinde yer tutan ama bir türlü dile gelmeyen saçmalıklar yok ki? Hangimiz sevmedik ki? Bi dk neyse konu bu değildi. Tamam toparlıyorum. Toplum olarak sürü psikolojisini severiz malum. O yüzden önceliği ben başlatıyorum arkamdan gelin hadi =)
Mesela bugün 19 Mayıs yani resmi tatil. Az önce bunun bilincinde olmadan tatil günü için sabahın kör vakti olabilecek bir saatte Ezgiyi aradım. Sesi mayhoooş, nahooş :) ve biraz da uykulu tabi. Nasıl sinir oldum. Çünkü ben mesaiye çoktan başlamış, önümde beni bekleyen bir sürü dosya içindeyken onun yatak keyfi yapıyor olmasına evet sinir oldum. Bir de bana akşama buluşamayabiliriz Seğmenlere giderim galiba dedi. Bak baak nispete bak!
özelikle 3:11 de davulların o coşturan havasıyla beni son derece gaza getiren " Aşarım dağları delerek, yollarımda bu dağlara ne gerek? Paralandı bu bedende bu yürek, bana köyümden bi selam gerek" kısmıyla Allah Allaaaahh nidalarıyla bıraksalar köyüme kadar koşasım geliyor! Köy demişken herkesin bir köyü olmalı bence. Giderken aslında çokta istemeden gittiği ama dönerken de nedensiz bi hüznün kapladığı bir köyü. Neyse neyse şarkı güzel şarkı ama di mi? Girişteki senfoni edası önce beklentileri yükseltiyor şarkı akmaya başladıkça bi geçmişe gitmeler, bi sıkışıp kalmış hissetmeler.
Ya ben bu kısmı çok uzattım galiba. Toparlayacak olursak, bugün resmi tatil, şarkı gaza getiriyor, ve ben çalışıyorum. Diyeceklerim bu kadar.
0 yorum :
Yorum Gönder